DİĞER
"Ne demişti Carver, Wolff ve Ford’la arkadaşlıkları hakkında? 'Eserleri ve kişilikleri meltem ile tuzlu su kadar farklı. Benzerliklerin yanı sıra bu farklılıklar ve tanımlanması zor başka bir şey onları dost kılıyor.' Buradaki 'tanımlanması zor başka bir şeyi' tanımlamaya çalışmayacağım, ama bu 'şey'in ne olabileceğine dair –adını koymadan, bir sınıfa, ekole sokmadan– bir şeyler sezmek sanki mümkünmüş gibi geliyor bana."
"Herkesin isim peşinde koştuğu bir çağa doğmuş bir yapıtken; isim bolluğu kitabın belirgin bir özelliğiyken; kadrosu, coğrafyası bu kadar genişken şairinin İsimsiz olması başlıca bir ironi. Yaşlı şair ve ironi! Yaşlı olduğunu nerden mi biliyoruz? Şairin kendisinin de içinde bulunduğu zaman göndermelerine bakarak olgunluk yaşını az çok geçkin olduğu sonucuna varılabilir kolayca."
Joseph Roth, titizlikle imal ettiği bir üst kimlikle sürgün edebiyatının siyasî ve coğrafî çerçevesinin ötesine geçerek “sürgün” kavramının hakikatini zamansal bir nostalji eksenine yerleştirir
Edebiyat dergilerinin kapandığı ya da hayatta kalmak için çaba sarf ettiği bir dönemde dergiciliğin kabuğunu değiştirmesi, yeni dergilerin türemesi çok heyecan verici görünse de gelinen nokta epey bir sorun arz ediyor...
Günlük hayatın hayhuyu içinde duyduğumuz, okuduğumuz, izlediğimiz vahşete bir illüzyondan sıyırmayı başarsak bile alışıyoruz. Dahası bu kara haberler, bombalar, patlamalar, ölümler... çoğaldıkça kayıtsızlaşıyoruz. Ama sanat...
© Tüm hakları saklıdır.